Bismillahirrahmanirrahim Sizden önceki nesillerde yeryüzündeki fesattan (insanları) alıkoyacak fazilet sahibi kimseler bulunmalı değil miydi?
Ancak içlerinden kendilerini kurtardığımız çok azı hariç (bunu yapmadılar). Zulmedenler ise içinde bulundukları refahın peşine düştüler ve mücrim (suçlu) kimseler oldular. Hûd sûresi-116
Bir Hadis
Hz. Enes (ra) naklediyor: Allah, şüphesiz zerre kadar haksızlık etmez, zerre kadar iyilik olsa onu kat kat artırır ve yapana büyük ecir verir- (Nisa, 40) ayeti ile ilgili olarak Resulullah (sav) şöyle buyurdu: Allah hiçbir mü`mine, yaptığı tek hayrın bile karşılığını ihmal etmek suretiyle zulümde bulunmaz. Yaptığı her hasenin karşılığı hem dünyada hem de ahirette kendisine verilir. Kafir ise, yaptığı hayır sebebiyle dünyada öylesine yedirilir ki, ahirete varınca karşılığı verilecek tek hayrı kalmaz. (Müslim, Sıfatu`l-Münafıkın 56)
Bir Dua
“Allah’ım! Senden düzgün bir yaşantı, temiz bir ölüm ve rezil rüsva olmadan Sana dönebilmeyi istiyorum.” (İbn Ebu Şeybe, Duâ, I)
Hikmetli Söz
Yardım et ki, yardım olunasın. Kötülük edene iyilik et ki, ona sahip olasın. Kendine razı olduğun sözü insanlara söyle. Erzurumlu İbrahim Hakkı