Muhakkak ki Allah, adaleti, ihsânı, akrabaya (yakınlara) vermeyi emreder. Fahşadan, münkerden (kötülükten) ve azınlıktan men eder. Size öğüt vermektedir, umulur ki (düşünüp) öğüt alırsınız.
(Nahl sûresi-90)
Bir Hadis
Ebû Zeyd Üsâme İbni Zeyd İbni Hârise radıyallahu anhümâ şöyle dedi: Hz. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’ i şöyle buyururken işittim:
“Kıyamet günü bir adam getirilir ve cehennem ateşine atılır. Bağırsakları karnından dışarı çıkar ve onlarla birlikte değirmen döndüren merkeb gibi döner durur.
Cehennem halkı onun yanına toplanırlar ve derler ki:
– Ey filân! Sana ne oldu? Sen iyiliği emredip kötülükten nehyetmez miydin? O kişi de:
– Evet, iyiliği emrederdim, fakat kendim yapmazdım, münkerden nehyederdim, fakat kendim yapardım, der.”
Buhârî, Bed’ül-halk 10;
Müslim, Zühd 51
Bir Dua
Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: Allah'ım Senden iman içinde sağlık, güzel ahlak içinde iman, peşinden rahmet afiyet mağfiret ve rıza gelen bir kurtuluş istiyorum. (Hâkim Deavât No 1919)
Hikmetli Söz
Alan Sensin veren Sensin kılan Sensin / Ne verdinse odur dahi nemiz var / Hakikat üzre anlayıp bilen Sen / Ne verdinse odur dahi nemiz var - Aziz Mahmud Hüdayi