Sen onların milletine (dinlerine) tâbi olmadıkça Yahudi ve Hıristiyanlar senden asla razı (hoşnut) olmazlar. De ki Şüphesiz ki hidayet (doğru olan yol) Allah'ın yoludur.Eğer sana gelen (bunca) ilimden sonra onların hevalarına (nefsi kaatlerine) tâbi olursan senin için Allah`tan sana ne bir veli (dost) ne de bir yardımcı vardır.
(Bakara sûresi-120)
Bir Hadis
Ebû Seleme Abdullah İbni Abdülesedin öz oğlu Ebû Hafs Ömer şöyle dedi:
Ben Hz. Peygamberin himâyesinde yetişen bir çocuktum. Yemek yerken, elim yemek tabağının her yanına giderdi. Bunun üzerine Hz. Resûlullah (s.a.v) bana şöyle buyurdu:
Oğul, besmele çek! Sağ elinle ye! Hep önünden ye!
O günden sonra buyurduğu gibi yedim.
Buhârî, Et`ıme 2, 3; Müslim, Eşribe 108
Bir Dua
“Allah’ım! Bize imanı sevdir, kalplerimizi imanla süsle. Bize küfrü, itatsizliği ve isyanı sevdirme, kerih göster, bizi doğru yolu bulanlardan eyle.” (Hâkim, Deavât, No: 1868)
Hikmetli Söz
Malım, mülküm, servetim hepsi evde kaldı, Eşim, dostum, akrabam geçtiğim yolda kaldı, Dostlarımdan birisi, benden hiç ayrılmadı, Allah için yaptığım iyilikler bende kaldı. Hacı Bektaş-ı Veli
“